Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

emekli olmak

См. также в других словарях:

  • emekli olmak — belirli bir süre çalıştıktan sonra kanun ile sağlanan haklardan yararlanarak görevinden ayrılmak, tekaüt olmak Emekli olduğuna hayıflandığı kadar babasının ölüşüne de o kadar hayıflanıyor. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emekli — sf. 1) Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli 2) Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan (kimse) Buraya gelenler hep asker emeklileridir. H. Taner Birleşik Sözler emekli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tekaüt olmak — emekli olmak, emekliye ayrılmak Son günlerde tekaüt olduğunu haber almıştım. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tegavit — emekli olmak …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak) — emekli olmak, tekaüde sevk olunmak Kafaları dazlaklaşmış, emekliye çıktıktan sonra adam kıtlığında gene işe alınmış. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tekâüd — (A.) [ ﺪﻋﺎﻘﺕ ] emeklilik. ♦ tekâüd olmak emekliye ayrılmak, emekli olmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • bağlanmak — e 1) Bağlama işine konu olmak Ceviz ağacının bir dalına bağlanmış salıncak, hafif hafif kıpırdanıyordu. O. Pamuk 2) Sevmek, içten bağlı olmak Ona bağlandığım kadar / Hiçbirine bağlanmadım / Sade kadın değil, insan. O. V. Kanık 3) Yalnızca belli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele — (abbr. JİTEM , in en. Gendarmerie Intelligence and Counterterrorism) is a wing of the Turkish Gendarmerie, active in the Turkey PKK conflict. [cite news|url=http://turkishdailynews.com.tr/archives.php?id=1902 accessdate=2008 10 09 title=PKK… …   Wikipedia

  • tekaüt — is., dü, esk., Ar. teḳāˁud 1) Emekliye ayrılma 2) sf., hlk. Emekli Emeklilikten evvel aslan gibi olan bir adam, genç yaşında tekaüt edilirse sönüveriyor. B. Felek Birleşik Sözler tekaüt ikramiyesi tekaüt maaşı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sözü geçmek — 1) kendisini kabul ettirmiş olmak, hatırı sayılmak Sağ olsun, tanıdıklardan hatırı sayılır, sözü geçer emekli bir millî eğitim müfettişi vardı. H. Taner 2) adı anılmak, bahsedilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»